29 May 2007

Tanrılar Okulu

En sarsılmaz inancın, en zararlı inanışın, kendin dışında bir dünyanın varlığına; bağımlı olduğun bir şeye veya birisine; sana bir şeyler veren veya senden alan, seni seçen veya suçlayan bir şeye veya birisine inanmandır.
Bir savaşçı, bir anlığına bile dıştan gelecek bir yardıma inansın, derhal yıkılmazlığını yitirir.

Kendi dışımızda bir dünya yoktur, her neyle karşılaşır,görür ve dokunursak 'bizi' yansıtmaktadır. İnsanın yaşantısındaki diğer kişiler, olaylar ve koşullar, onun koşullarını meydana serer. Dünyayı suçlamak; şikayet etmek, kendini haklı göstermek ve saklanmak, düşmüş bir insanlığın göstergeleri, 'gerçek' bir iradenin yokluğu kadar, bağımlı olmanın da kesin semptomlarıdır.

Hep aynı olaylarla karşılaşıyorsun, çünkü sende hiçbir şey değişmiyor! Her şey benzerini kendine çeker. Cennet parçacığı cennete doğru, cehennem parçacığı cehenneme doğru yol alır" Lupelius'a göre yeryüzü, insanların sıralar halindeki idam mahkumları gibi yaşadıkları kozmik bir hapishane, dünya boyutunda bir zindandır. Bu vizyonun son ve kesin bir yenilgi oluşturduğu yargısına varmak yerine, göz kamaştıran çılgınlığıyla cesurca bir plan tasarlar. İnsan için, onu olanaklının sınırlarının ötesine geçirecek bir serüven düşler; kaçınılmaz görünen ölümcül yazgısından kaçış ve dünya yasalarından kurtuluş.

Hiç yorum yok: